13 Nisan 2008

27. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nden Notlar



  • Geçtiğimiz cuma (5 Nisan) sinefillere kapılarını açan 27. Uluslararası İstanbul Film Festivali son hafta programına girerken, festivalden şimdiye kadar aklımızda kalan küçük notları paylaşmak istedik...


    Şili'de Pinochet’nin katliamlarını (Ölüye Verilmiş Bir Söz) ; eski KGB şimdiki FSB'nin CIA kopyası insanlıkdışılığını (İsyan) ; ve özellikle, FSB'lilerin dedeleri olan Sovyet Ruslarının, gencecik Polonyalı mühendislerini gözlerini kırpmadan katledişini (Katyn) dev sinema perdesinde seyretmek oldukça iç açıcıydı!

    Bilindiği üzere, tematik film kuşaklarına has olarak sponsor olan kurumlar hazırladıkları ürünleri, tanıtım broşürlerini vs. ücretisz dağıtıyorlar. Bunlardan biri '68 ve mirasına sponsor olan Bahçeşehir Üniversitesi'nin hazırladığı kitapçık, çıkartmalar ve iğneler. Akademi dünyasından derledikleri kitapçığa bakmakta fayda var...

    Gene bu kapsamda Beyoğlu Sineması'nın fuayesindeki Cnbc-e dergileri ve geçen ayın hediyesi "heros" iskambilleri ücretsiz hediye! Bitmeden edininiz.

    Yıllara Meydan Okuyanlar başlığının sponsoru olan Dole, Katyn gibi bir film öncesi meyvalı yoğurt dağıtarak, ürün tanıtımı yaptı. Ama filmin bıraktığı o acı tadı, meşhur Beyoğlu çikolatası bile bastıramazdı..

    Radikal her sponsor olduğu festivalde yaptığı gibi gene her gün sinema fuayelerinde ücretsiz dağıtılıyor. Teşekkür ediyoruz can-ı gönülden.

    '68 ve mirası kuşağındaki 40 yıllık filmler tıklım tıklım salonlara oynuyor. İnsanın gözleri yaşarıyor..


"Hafta içi gündüz seanslarına bilet bulamayız" telaşıyla, bilet satışlarının ilk günü boşuna ayakta bekleyen sinemaseverlere, seanstan 10dakka öncesine kadar birçok filme bilet bulunabilen son dakikacılar selam ediyor..

Bu ay çıkan tüm sinema ve kültür sanat dergileri, her yıl olduğu gibi gelenekselleşmiş biçimde festival için özel dosyalar hazırlamış. Festival'in '68'e saygı duruşunu da değerlendiren dergiler, nisan ayını bu kırk yıllık sürece af çıkartma fırsatı olarak kullanmış görünüyor. Milliyet Sanat'ta kapsamlı bir "'68 ve sanat" dosyasını, ve festivaldeki filmleri Atilla Dorsay kaleminden okuyabilirsiniz.

Limonluk olarak sevdiğimiz ateşli eleştirmen Fatih Özgüven'in tavsiye ettikleriyle, bizim seyretmek için seçtiğimiz filmler uyuşmadı. Üzüldük.. Ama gene de Senki geri dönen ölüleri için seyredilmeyi hak ediyor..

Festivale paralel giden etkinliklerde Marc Carno'yu ya da tarih-sinema söyleşilerini kaçıranlar üzülmesin; bu hafta da sinemada göç-sömürgecilik konularının tartışılacağı Tony Gatlıf & Abderrahmane Sıssako'dan sinema dersini 15 nisan salı, akbank sanat, saat 16.30'da ; Sokurov'dan her telden sinema dersini 18 nisan cuma, Boğaziçi Üniversitesi Mithat Alam film merkezi, saat 16.00'da; Türk sinemasına dışarıdan bakmak söyleşisini 17 nisan perşembe, akbank sanat, saat 16.00'da takip edebilirsiniz. Detaylar için -->

Wagamama Taksim, elinde bir biletle gidene ikinci menüyü hediye ediyor!

Herkese festivalin ikinci haftasında iyi seyirler dileriz!


2 yorum:

Adsız dedi ki...

Hello. This post is likeable, and your blog is very interesting, congratulations :-). I will add in my blogroll =). If possible gives a last there on my blog, it is about the TV Digital, I hope you enjoy. The address is http://tv-digital-brasil.blogspot.com. A hug.

Adsız dedi ki...

Ablamı bizden alan film festivaliydi...:)
Çok güzel, hayranlık yaratan filmler vardı.Sanatsal yönünüzü kutluyorum.