24 Mart 2009

28. Uluslararası İstanbul Film Festivali!




Sevgili Sinemasever Limonlukçular, bildiğiniz üzere 28. Uluslararası İstanbul Film Festivali maratonunun başlamasına sayılı günler kaldı. 4 Nisan Cumartesi günü açılış filmi olan ve yönetmenliğini Fransız sinemacı Philippe Lioret’in yaptığı “HOŞ GELDİNİZ /WELCOME” ile sinemaseverlerin karşısına çıkacak olan film festivalinin biletleri de 21 Mart cumartesi günü satışa çıktı. Bilet fiyatlarının kuru geçen seneye sabitlenmiş görünüyor.

Bu sene de sinemafillere 200 kadar film seçeneği sunan IKSV gene başımızı döndürüyor. Sinema dergileri, bloglar, gazetelerin kültür-sanat sayfaları tavsiyelerle dolup taşıyor. Peki, Limonluk boş durur mu? Elbette durmaz, duramaz. Festival programı açıklandığından bu yana hummalı bir çalışma ile 200 film arasından “hangisine gitsek, nereye parayı gömsek, hangi filmleri daha sonra da seyretme şansımız olur? Kimin dvdsi çıkar, torrenti düşer” gibi sorular ve kriterler eşliğinde aşağıdaki belgesel film ve Avrupa sineması ağırlıklı listeyi hazırladık. Bir de üşenmeden nedenlerimizi de ekledik. Bizim gibi sinefillere fikir vermesi açısından yararlı olacağını umar, bol koşturmacılı bir festival dileriz!

OLMAZSA OLMAZLARIMIZ

SAZLIKTA A 6 Pt. 11.00 / R 8 Ça. 21.30 / E 11 Ct. 13.30 : Çünkü o Wajda. O ne çekse ben seyrederim! O kadar!

SESSİZLİK LÜTFEN... ÇEKİM VAR B 5 Pz. 21.30 / R 7 Sa. 11.00 : Mısır sinemasının duayeni Yusuf Şahin’i görmek, bilmek gerek… Bin tat, bin doku… : Büyük Mısırlı ustanın otuz altıncı uzun metrajlı filmi, 2007 yapımı son filmi Keşmekeş'ten iki önceki filmiyle. Dünyanın en saygın Arap sinemacısı Yusuf Şahin, şöhret olmak hakkındaki bu eğlenceli müzikal dramın ya da dramatik komedinin hem yönetmeni hem de senaristi. Film, zengin oyuncu ve şarkıcı Melek'i anlatıyor. Oyuncu olmak isteyen doktor Lamei, hem Melek'e hem de kızına kur yapar, ama asıl amacı Melek'in para ve şöhretini kullanmaktır. Melek bu fırsatçı adama âşık olunca Melek'in senaristiyle yönetmeni işe karışır, ama bu durum kariyerini olumsuz etkiler.

BERLİN’DE B 7 Sa. 13.30 / B 8 Ça. 21.30: Benim gibi bir Doğu Avrupa sosyalizmi meraklısının görmesi gereken filmlerden biri. Neydi, ne oldu güzelim komünizm…: 2008 Altın Lale jürisinin başkanı, Berlin doğumlu efsanevi görüntü yönetmeni Michael Ballhaus bu ilk yönetmenlik denemesinde, Arjantinli görüntü yönetmeni Ciro Cappellari'yle birlikte Berlin Duvarı'nın 1989'da yıkılışından bu yana bu şehrin geçirdiği değişimi izliyor. "Berlin canlı ve devingen. Sürekli değişiyor", diyor Ballhaus. Film boyunca hem sıradan Berlinliler hem de Berlin'in ünlüleri Berlin'de Berlinlilerin nasıl yaşadıklarını anlamamıza yardımcı olacak bakış açıları sunuyorlar. Yalnızca bir belgesel değil, büyülüyeci bir uluslararası metropolise ve sakinlerine gönderilmiş bir aşk mektubu.

YOUSSOU NDOUR: SEVGİYLE GELDİM B 7 Sa. 16.00 / B 9 Pe. 19.00 : Afrika’nın kendi kültürüne kendi bakışını seviyorum, merakla takip ediyorum. Siz de edin, diyorum: Afrika'nın önde gelen müzisyenlerinden, insan haklarının ateşli savunucusu, nam-ı diğer "Afrika'nın Sesi" Youssou N, kariyerinin zirvesindeyken İslam inancına olumsuz gözle bakılmasından rahatsız olarak "Egypt" adında, İslam'a adadığı son derece öznel ve özel bir albüm hazırladı. Ancak, özellikle de sanatçının memleketi Senegal'de dine hakaret olarak algılanan albüm, tartışmaların odak noktası haline geldi. Dini ayin görüntüleri, konser performansları ve albümün ortaya çıkış hikâyesini birleştiren bu müzikal yolculuk, albümün evrensel mesajının, N'un karşılaştığı güçlüklerin ve ümide, anlayışa davet eden sesinin güncesini tutuyor.

SORGULANMIŞ YAŞAM B 9 Pe. 16.00 / B 11 Ct. 11.00 : Zizek! Belgeselini çekebilmiş bir insanın diğer işlerini de görmek lazım!

MAMUT E 7 Sa. 21.30 / YR 10 Cu. 19.00 / NC 19 Pz. 16.00 : Genelde Akbank galalarına gitmek adetim değildir ama Gael García Bernal ne oynarsa giderim. Öyle piskopat bir takıntım var, hastasıyım…


SON KUŞLAR B 13 Pt. 11.00 ve VURUN KAHPEYE E 10 Cu. 21.30
Daha da olsa beyazperdede göremezsiniz bu filmleri! Televizyon da eskisi gibi vermiyor zaten Türki filmlerini… keşke Lütfi Akad’a katılabilseydi gösterime…

SARIŞIN BİR KIZIN TUHAFLIKLARI B 13 Pt. 13.30 / B 15 Ça. 21.30 : Dünyanın yaşayan en yaşlı yönetmeninin filmine gitmeden festival mi olurmuş ayol? Filmin içeriği bizi çok çekmese de Manoel de Oliveira bu son yönetmenlik ürünün sinema perdesinde izlemek gerek.

BUICK RIVIERA A 13 Pt. 16.00 / YR 14 Sa. 19.00 / R 15 Ça. 21.30 : Savaşın ortasında orta Avrupa. Çünkü siyasetin sinemaya yansımasını merakediyoruz...: Hırvat yönetmen Rusinovic imzalı Buick Riviera, Amerika'da, karanlık, karlı bir geceyarısı farklı kökenlerden iki Bosnalı mültecinin, Hasan ve Vuko'nun karşılaşmasından yola çıkarak etnik ve dinî çatışmayı, güven ve yabancılaşmayı ele alan, düşük bütçeli bir psikolojik dram

8 B 4 Ct. 16.00 / B 14 Sa. 11.00 / B 19 Pz. 16.00 : Birden çok yönetmenli, yamalı bohçalı filmleri seviyorum. Hele ki insana, hayata dair bir şeyler söylüyorlarsa… : Eylül 2000'de Birleşmiş Milletler, dünyadaki yoksulluk oranını 2015'e dek yarıya çekebilmek için kolları sıvadı. "Milenyum Gelişim Hedefleri" dedikleri sekiz hedef belirlediler. Açılışını Catherine Deneuve'ün yaptığı filmde sekiz sinemacı bu büyük meselelere dair görüşlerini paylaşıyor: Sissako açlık sınırında yaşayan insanları ele alırken Gael Garcia Bernal ilköğretim hakkı; Gaspar Noé, AIDS; Mira Nair, kadın erkek eşitliği; Jane Campion, çevresel sürdürülebilirlik; Gus Van Sant, bebek ölümleri; Jan Kounen, sağlık hizmetleri; Wim Wenders ise gelişim amaçlı küresel ortaklık üzerine eğiliyor.

11’E 10 KALA E 16 Pe. 11.00 : “Oyun” ile tanıdığımız Pelin Esmer'i bu sefer bir kurmaca ile izleyeceğiz. Kesişen ve birbirini değiştiren hikayler varmış. Hadi hayırlısı…

GÖKTEN 3 ELMA DÜŞTÜ B 15 Ça. 11.00 : bir ilk film. Vicdan’ın kopukluğundan sonra Raşit Çelikezer'in filmine şüpheyle
yaklaşsam da Bennu Yıldırımlar sinema oyunculuğunu görmek arzusundayım. Bakalım kim kimin başına yağacak. Bir de Türk filmlerini desteklemek lazım efenim…

TÜRK SİNEMASINDAN PORTRELER: TOLGAY ZİYAL, HALİT REFİĞ, MEMDUH ÜN P 15 Ça. 16.00 : Bu isimleri açıklamaya gerek mi var arkdaşım?


ÖLÜM ELBİSESİ: KUMALIK + DEPREMİN GÖLGESİNDE : P 15 Ça. 19.00 : Çünkü yönetmeni arkadaşım! O kadar. Ayrıca kumalık,deprem bunlar yüzümüze vurulması gereken gerçekler…

4857 + MARENOSTRUM + SON KUMSAL P 15 Ça. 21.30 : Ethem Özgüven hocam belgesel çekecek, festivalde gösterilecek de ben gitmeyeceğim? Çok ayıp çok….

NÂZIM'IN KÜBA SEYAHATİ P 17 Cu. 21.30 : Allahım sen Nazım’ı göremeden bu festivali benden alma yarabbim!

HAYAT VAR E 16 Pe. 16.00 : Bakalım Türk sinemasının altın çocuklarından Reha Erdem Beş Vakit’ten sonra neyleymiş.. Hayat hakkaten var mıymış, izlicez göricez...

1974, BİR SEÇİM KAMPANYASI A 11 Ct. 11.00 / B 14 Sa. 13.30 paramız yettiği kadar Raymond Depardon görücez!
FOTOĞRAF YILLARI A 6 Pt. 19.00 / A 16 Pe. 13.30 : ustalara saygı kuşağında Raymond Depardon’un ne kadar filmi varsa görmek gerek. Belgesel sinemanın meraklıları için bulunmaz nimet; zira baktım bu filmler hakkaten bulunmuyor…
ÇİFTÇİ PORTRELERİ: GÜNLÜK HAYAT B 5 Pz. 13.30 / A 10 Cu. 13.30 Bakınız Raymond Depardon
ÇİFTÇİ PORTRELERİ: KARŞILAŞMA B 4 Ct. 11.00 / A 9 Pe. 13.30 Bakınız Raymond Depardon

İKİ DİL BİR BAVUL B 17 Cu. 16.00 : Yok aslında birbirimizden farkımız, aynı güneşin altında yanı memleketin insanlarıyız…da?
Seyredelim, sıkıntıları görelim : Ankaralı belgesel yönetmenleri Orhan Eskiköy ve Özgür Doğan'ın, 2008 Amsterdam Uluslararası Belgesel Film Festivali'nde (IDFA) Joris Ivens ödülü için yarışan son filmleri, üniversiteden yeni mezun olmuş ve uzak bir Kürt köyüne atanmış bir Türk öğretmenin bir yılını, okula yeni başlayan ve Türkçe bilmeyen çocuklarla yaşadıklarını anlatır. Bir yıl boyunca öğretmenin farklı bir topluluk ve kültür içindeki yalnızlığına, çocuklar ve köylülerle yaşadığı iletişim problemine, çocuklardaki değişime tanık oluruz. Bu süreç boyunca öğretmen ve çocuklar birbirlerini yavaş yavaş tanımaya ve anlamaya başlarlar.

İNKILAP VE 9 KARDEŞ 18 Ct. 13.30 : İstanbul vapurları için ekstradan 7 ytl aranıyor. En sonunda kendime sponsor bulmam gerekecek: A Takımı, Zaga, Çapraz Ateş, 5 Kere 5 gibi başarılı televizyon programlarının yapımcılığı ve yönetmenliğiyle en son MTV Türkiye'nin Genel Yayın Yönetmenliği'ni üstlenen Halil Şafak Bakkalbaşıoğlu'nun son belgesel projesi, 1960ı yıllardan 2004'e kadar İstanbul'un mavi sularında boy gösteren buharlı vapurların serüvenini anlatıyor. Son buharlı vapurların Başta İnkılap olmak üzere Ali İhsan Kalmaz, Turan Emeksiz, Harbiye, Kanlıca, Kuzguncuk, Anadolu Kavağı, Pendik, Ataköy vapurlarının ve "bu vapurlar bizim vatanımız gibiydi" diyen, kaptanından kamarotuna, İstanbul sevdalılarının hikâyesi

AGNÈS’İN PLAJLARI R 11 Ct. 16.00 / A 12 Pz. 21.30 / E 17 Cu. 13.30 : 80 yıllık bir otobiyografi…

ÇANLAR, İPLİKLER VE MUCİZELER B 6 Pt. 16.00 / B 12 Pz. 19.00

BİR BUÇUK ODA YR 14 Sa. 16.00 / A 15 Ça. 21.30 / R 17 Cu. 16.00 : Çünkü Rus sinemasını seviyorum.

ATİNA-İSTANBUL B 4 Ct. 21.30 / B 5 Pz. 16.00 / A 14 Sa. 11.00 : "Sınırlar bu dünyaya mahsustur, çünkü hareket edemediğiniz sürece onlara ihtiyacınız yoktur!"

BAŞKA SEMTİN ÇOCUKLARI E 17 Cu. 21.30 : Son dönem Türk sineması, iyi ki varsın!

Belkilerimiz…

Gidip de görmeyi can-ı gönülden istediğimiz fakat ya başka filmlerle çakışan, ya da uygun saatlerine paramızın henüz çıkışmadığı filmler:


FIRAAQ A 15 Ça. 16.00 / YR 17 Cu. 19.00 : Paramız artarsa Hindistan’ın gerçeklerine bir kadın yönetmenin gözüyle tanık olmak istiyoruz.

UZAK İHTİMAL E 12 Pz. 19.00 Yani sen 2009 Rotterdam’dan Kaplan’ı kap gel, ama filmin biletleri kapış kapış bitsin, gitsin! Vizyonda göreceğiz mecburen...


AYA SEYAHAT B 18 Ct. 13.30 Bir başka güzel belgeselle, "İnkılap ve 9 kardeş" ile saatleri çakıştığı için görmek istediğimiz ve kaçıracağımız filmlerden biri de Kutlu Ataman’ın Türk insanı ve uzay macerası konseptini merkeze alan belgesel filmi : Sene 1957. Erzincan'ın ücra bir köyü. Dört köylünün aya seyahat etme çabaları, ele geçen siyah-beyaz fotoğraflar kullanılarak ve yöre halkından bir anlatıcı yardımıyla belgeleniyor. 1957'de gerçekleşen bu olaylar hakkında birçok farklı alandan saygın Türk aydını görüşlerini bildiriyor. Sonuçta film, tuhaf bir şekilde, bir tarih belgeseli olmaktan ziyade çağdaş Türk kültürünün derinlemesine bir incelemesine dönüşüyor. İstanbul Film Festivali Ulusal Yarışma Jürisi başkanı Kutluğ Ataman'ın son eserinde Alim Rüstem Aslan, Murat Belge, Seçkin Dindar, Sibel Eraslan, Nilüfer Göle, Mahir Kaynak, Etyen Mahçupyan, Turgay Oğur, Atila Özgüç, Özge Samancı, Bülent Somay, (Panter) Emel Yıldız konuşmacı olarak yer alıyor.

BALIK ÇOCUK A 11 Ct. 13.30 / R 12 Pz. 19.00 / YR 13 Pt. 11.00 : Geçen seneki festivalin enteresan yapımlarından XXY’nin yönetmeni Lucia Puenzo’nun bu son filmi Arjantin sineması kuşağında yer alıyor.

ZAMAN VE ŞEHRE DAİR B 4 Ct. 19.00 / B 16 Pe. 21.30 / B 19 Pz. 11.00 : Liverpoolu Terence Davis müzikleriyle görmek istiyoruz…

YES MEN DÜNYAYI KURTARIYOR B 6 Pt. 19.00 / B 8 Ça. 13.30 / B 10 Cu. 21.30 :Amerikalıların kendi gözünden kapitalizmin günah çıkartması olarak değerlendirebileceğimiz bu filmi paramız kalırsa görmek istiyoruz.
SU BELASI B 6 Pt. 11.00 / B 7 Sa. 19.00 : Dünyanın sonu sudan gelecek! Gidip görmek lazım…
KADININ FENDİ E 5 Pz. 19.00 / A 6 Pt. 13.30 / YR 7 Sa. 19.00: post modern bir Yunan trajedisini zamanım ve param kalırsa görmek istiyorum. Hep politika hep siyaset hem dram nereye kadar?
UZAKLIK R 8 Ça. 11.00 / A 11 Ct. 21.30 / A 13 Pt. 11.00
ZİYARETÇİ R 5 Pz. 11.00 / YR 6 Pt. 21.30 / A 10 Cu. 16.00
AKİLEUS VE KAPLUMBAĞA YR 6 Pt. 19.00 / YR 9 Pe. 11.00 / A 19 Pz. 19.00
APTALLAR TARAFINDAN SEVİLMEK ZOR İŞ B 8 Ça. 11.00 / B 11 Ct. 16.00

Fotoğraflar ve film özetleri : http://www.iksv.org/

Etkinliklerle ilgili haberler bir sonraki yazıda!



Hiç yorum yok: